“37/1975 KİT Yasası Uyarınca Görevlerini Yerine Getirmeyen Direktörler ve Denetçiler YARGILANMALI”
KKTC’de şeffaf bir Yönetim Sisteminin varlığı, toplumun her kesiminin uzun yıllardan beri en büyük hayalidir. “Yapılan yolsuzlukların, yapanın yanına kar kaldığı” KKTC’de artık buna “DUR” deme zamanı çoktan gelmiştir.
Bir yerden başlamak gerekir ise o gün daha geç olmadan bugün olmalıdır. Toplum ile Hükümet eden siyasiler arasında zarar gören “GÜVEN” hissinin yeniden oluşması adına, adil ve şeffaf bir Yönetim Sistemine geçilmesi şarttır!!!
2009 seçimlerinin ardından o günün Başbakanı, şimdiki Cumhurbaşkanımız Sn. Eroğlu, “Başbakanlık Denetleme Kurulu” olarak yeni bir oluşum hayata geçirmişti. Konusunda uzman kişilerden oluşturulan bu kurum bugüne kadar hiçbir araştırmasını ne adli makamlar ile ne de kamuoyu ile paylaşmamıştır.
Bunun iki nedeni olabilir; birincisi ülkede araştırılacak hiçbir yolsuzluğun yapılmamış olması, ikincisi ise yapılan araştırmaların sonuçlarının bir şekilde rapora bağlanamamış olması!!!
“Yapanın yanına kâr kalır” mantığı ülkemizde benimsenmiş bir felsefe halini almıştır. Bunun en son örneği iflas eden KTHY’nda yaşanmıştır. Aslında düzeltmem gerek, iflas eden değil tasfiye edilen!!!
İflas Etmek ile Tasfiye Etmek arasındaki fark;
Şirketin Tasfiyesi, Şirket alacaklarının tahsil edilip borçlarının ödenmesi sonucunda, aktif bir değer kalması durumunda (varlık: para-gayrimenkul v.b) bu değerin ortaklara hisseleri nispetinde dağıtılmasıdır.
Şirketin İflası, Şirketin borçlarını ödeyemez duruma düşmesi nedeniyle faaliyetlerinin sona erdirilmesidir.
Bugün KTHY; çalışanları sersefil olmuş, vakti zamanında tüm siyasilerce kullanılmış ve günün sonunda da bir köşeye atılmış bu ülkenin en büyük kurumlarından biridir. KTHY’nın İFLAS mı yoksa TASFİYE mi olduğu merak konusudur.
Mahkeme KTHY ile ilgili olarak TASFİYE kararı vermiş ve Şirketler Mukayyidi’ni “Tasfiye Memuru” olarak atamıştır.
Yukarıdaki tanımları bir kez daha dikkatlice okursanız KTHY’nın gerçekte İFLAS etmiş olduğunu açıkça anlarsınız. KTHY İFLAS ETMİŞTİR!!! Tasfiye edilecek hiç bir şeyi yoktur. Şirketin Türkiye’deki malları da haciz yolu ile satışa konmuştur.
Bu bağlamda KTHY’nın neden İflas değil de Tasfiye edildiğini bileniniz var mı peki?
KTHY Fasıl 113 Şirketler Yasası altında kurulmuş olan bir şirkettir. Eğer KTHY tasfiye değil de İFLAS etmiş olsaydı, ilgili Yasanın 141(4). maddesi uyarınca;
“Şirketin direktörü olan herhangi bir kişi, şirketin, bu maddenin gereklerine uyulmasını sağlamak için makul olan tüm önlemleri almayı ihmal ederse veya kendi kasıtlı bir fiili sonucu şirketin bu maddeye aykırı bir temerrüde düşmesine sebebiyet verirse, mahkûmiyet halinde her suç için bir yıla kadar hapis cezasına çarptırılabilir.”
Yine Fasıl 113 Şirketler Yasası’nın Madde 299 uyarınca;
“Borçlarını ödemede acze düşen bir şirketin tasfiyesinde, teminatlı ve teminatsız alacaklıların hakları ve kanıtlanabilen borçlar ve yıllık tahsisatlarla (anüvitelerle-annuities) müstakbel ve muhtemel yükümlülüklerin tahmini değerlendirilmesinin yapılması ile ilgili olarak, aleyhlerine iflas emri verilen kişilerin malvarlığı hakkında ilgili zamanda iflâs yasası altında yürürlükte olan tüzükler geçerli olur ve uygulanır.”
Ayrıca KTHY’nın Denetçileri (İç Denetçiler ve Bağımsız Denetçiler dâhil olmak üzere), Fasıl 113 Şirketler Yasasının 153. maddesi ve 156. maddesine bağlı dokuzuncu cetvele konu yasal yükümlülüklerini tam olarak ve zamanında yerine getirmemişlerdir.
Bu ilgili yasalar uyarınca hem Şirket Direktörlerinin ve Yönetim Kurulu üyelerinin hem de ilgili Denetçilerin (İç Denetçiler ve Bağımsız Denetçiler dâhil olmak üzere) Yasalarla belirlenen görev ve yetkilerini yerine getirmediklerinden dolayı KTHY’nın iflas etmiş olduğu açıktır. Bu şahısların tümü kendi dönemleri içerisinde görevlerinin onlara sağlamış olduğu tüm olanakları sonuna kadar kullanmış (bedava uçuş, bedava cep telefonu, harcırah, yüksek maaş v.b) ancak Şirketi yönetemeyerek iflasa sürüklemişlerdir. Bugün tüm Dünyada şirketlerin iflasından dolayı yargılanan ve hapisliğe varan cezalara çarptırılan CEO’lar ve Denetçiler eğer KKTC’de yaşıyor olsalardı, değil yargılanmak, beş yıldızlı bir villada, lüks bir araç altlarında ve üç nesil yetecek servet ile adanın güneşinden suyundan yararlanıp zevk ve sefa içinde yaşarlardı!!!
Bugün KKTC’de yaşanan ekonomik kriz nedeni ile çekini ödeyemeyen iş adamını hapse koyan, iki ekmek çaldığı için bir yıl hapis cezası veren BAĞIMSIZ YARGI’nın, siyasi emeller uğruna kendi cebini dolduran ama Şirketi batıranları da cezalandırması gerekir.
Bu sadece KTHY için de geçerli değil, Devleti zarara uğratan tüm Kamu çalışanları için uygulanmalıdır. İlgili tüm Yasalar özetle bu cezayı; tüm mal varlıklarına el konması ve/veya hapis cezası olarak tanımlamaktadır.
Tasfiye halinde olan KTHY’nın mağdur çalışanlarının haklarını kim ödeyecek bilmiyorum ama haklarını kimin gasp ettiğini tüm kamuoyu bilmektedir.
Bu bağlamda Sayıştaylığın, Başbakanlık Denetleme Kurulunun, Maliye Bakanlığının ve de Ulaştırma Bakanlığının konu ile ilgili soruşturma başlatması gerektiği inancındayım.
Birçok Yasa’nın örnek alınarak hazırlandığı Türkiye’de, KİT zararları ile ilgili 2008 yılında Hazne Müsteşarlığı bünyesinde kurmuş olduğu denetim ekipleri ile derin araştırmalarda bulunmuş ve hataları bulunan birçok Bürokrat ve Denetçiyi yargılayarak cezalandırmıştır.
KKTC’de yürürlükte bulunan 37/1975 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Yasası bugünün şartlarına dahi yanıt verecek bir düzeyde hazırlanmış ve halen yürürlükte bulunan bir Yasa’dır. İlgili Yasanın 18. maddesi uyarınca “Bakanlar Kurulu’nun atadığı murakıpların, şirketin faaliyetleri ile ilgili olarak üç ayda bir düzenleyecekleri raporları Maliye Bakanlığına sunmaları zorunludur” ibaresi yer almaktadır.
Bu Yasal düzenlemeye dayanarak 2004 yılından günümüze kadar olan süre içerisinde Maliye Bakanlığı yapmış olan Sn. Uzun ve Sn. Tatar’a soruyorum: Maliye bünyesinde bu raporlar mevcut mu?
Eğer mevcut ise neden müdahale edilmedi? Yok mevcut değil ise neden Yasal işlem başlatılmadı?
37/1975 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Yasası uyarınca Maliye Bakanlığı’nın ve Bakanlar Kurulu’nun gerekli soruşturmaları başlatarak KTHY’nda yaşanan skandalları kamuoyunun bilgisine sunarak şeffaf Kamu Yönetimine geçiş için bir devrim yaratmalıdır…
Henüz mesaj yok