Dünya piyasalarında yaşanan olumsuzluklar ile gün geçtikçe derinleşen ekonomik kriz, Türk Lirasının hızla değer kaybettiği Türkiye ve KKTC de daha da derinden etkilenmekte…

ABD Kongresi’nde Demokratlar ve Cumhuriyetçilerin ortak bir bütçe tasarısı üzerinde anlaşamaması sonrasında bütçenin onaylanmaması, 800 bin üzerindeki Kamu Görevlisinin ücretsiz izne çıkartılmasına dahi neden olacak büyük yıkımlara neden oldu.

AB Merkez Bankası’nın geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklama ise, “AB deki borç yükünün hızla artığı ve şu an için göstergelerin iyi seyretmediği” yönündeydi. Aslına bakarsanız kuruluş amacı bir ekonomik topluluk olan AB; eşit seviyedeki ülkelerin, birliğin iyiliği için egemenliklerinin bir kısmından feragat ettiği, katılımın gönüllü olduğu bir organizasyon olarak yola çıkmıştı. Şimdi ise AB, borçlar ve alacaklar arasında, katılımın zorunlu ve eşitsiz olduğu bir örgüte dönüşmüş durumda…Ve her geçen gün ekonomik olarak zayıflamaya devam diyor…

AB nin geleceği Alamanya’nın Şansöylesi’nin iki dudağı arasında artık. Direksiyona kayıtsız şartsız Almanya geçmeli. Birliğin tek lideri var o da Almanya… Yapılan seçimler sonrasında daha da güçlü bir oy oranı ile seçilen Angela Merkel’in uygulatacağı sıkı bir ekonomik program harici AB nin hiçbir seçeneği yok…

Türkiye,

Türk Lirasının her gün değer kaybettiği Türkiye piyasalarında, Merkez Bankası cari açığın artışı ve döviz kurlarının kontrol altına alınabilmesi adına gün aşırı Döviz Satış ihaleleri açmakta. 2011 ve 2012 yıllarıda toplam 12.6 milyar USD satışı yapan Merkez Bankası, 2013 ün ilk 9 ayında 10.8 milyar USD satış yapmıştır. Tüm bunlara rağmen hızla yükselişini sürdüren döviz, halen belirsizliğin hakim sürdüğü piyasalarda ucu açık bir yükseliş sergileyecek potansiyele sahiptir.

Belirsizlikten kaynaklanan tüketicinin endişesi, dövize olan talebi artırdığından dolayı döviz kurunun yükselişine ayrıca bir etken oluşturmaktadır.

Peki KKTC?

Aslında Türkiye’de hissedilen kriz ne ise, 3-4 katı bizde hissediliyor. Ancak bu krizden memnun olanlar da var!!! Kim mi? Devlet Bütçesi…

Devlet Bütçesinin en büyük geliri, ithal mallardan tahsil edilen peşin vergiler…Kabaca bir hesap ile %16 KDV, %4 Stopaj ve %2 lik fonlar ile toplam toplam %22 lik bir peşin vergi tahsil eden Bütçe, kur artışı ile birlikte dövize endeksli tüm ithal malların vergi matrahı da artmıştır. Bütçenin paradan para kazandığı ülkemizde, piyasanın ucuzlaması ise vatandaşın alım gücünü sıfırlamıştır. Devlet Bütçesinin her geçen gün para kazandığı, vatandaşı ise her gün para kaybetmeye devam ettiği bu süreçte Hükümet hiçbir mikro ekonomik düzenlemeye gitmemektedir. Hale hazırda gündemden düşmeyen “Ekonomik Paket” veya diğer bir ifade ile “Dayatma Paket” olarak nitelendirilen ekonomik modelin de bir tamam ve eksiksiz olarak mevcut Hükümetçe kabul edildiği bu günlerde, bizim tek konumuz TOMA gelsin mi gelmesin mi? Kıbrıs Sorunu çözülür mü çözülmez mi? Lefkoşa Belediyesi batar mı batmaz mı? UYANIN BE BAYLAR, ÜLKE BATIII!!!!

Kategori
Etiketler

Henüz mesaj yok

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kategoriler
Arşivler