Ekonomik Düzenlemeler: “Poll Tax (Kafa Vergisi)”

KKTC Bütçesi’nin kurtuluşu olarak yıllardır herkesin ezberlediği “Kamu Tasarrufu” ve “Kayıt Dışı Ekonomi İle Savaş” olguları bir yana, ekonomiyi yönetenler ZAM seçeneğini kullanma konusunda ısrarlı…

Elektrik Kurumunun özelleştirilmesine karşı olan ancak Aksa’nın ülke elektriğinin %40’lık kısmının üretiminin sözleşmesini imzalayanlar, şimdilerde topluma “özelleştirmeye karşıyız” mesajları vererek kahramanlık yapıyorlar. Hatırlar mısınız bilmem, bu kahramanlar bizlerden, yani toplumdan “Santral Katkı Payı” altında milyonlarca para toplamış ve buna rağmen Aksa’nın üretimine onay vererek sözleşmesini uzatmışlardı. Dedim ya kahraman bunlar… Elektrik Zammının kaçınılmaz olduğunu söyleyen Ekonomi Bakanı, bunun yansımalarının farkında bile değil. Gerçi genel ekonomik verilerin ne kadar farkında onu hiç bilmiyorum!!! Ama şunu hatırlatmak isterim, Devlet Kuruma olan borçlarını ödedi mi? Yoksa bunun da bedelini bu toplum ödeyecek? Anlaşılan ödeyeceğiz…

Şimdi süt fiyatlarında zam gündemde. Bu yapılacak zam ile yerli üretim, ithal üretimden daha pahalı bir noktaya gelecek. Dengenin bozulmaması için de ithal süt ürünlerine yeni fon ayarı yapılacak. Anlayacağınız, Hükümet her şeye zam yaparak, rekabeti sağlamak için yerli üretimi yeni fon artışları ile koruyacak…

Tüm fon gelirlerinin genel bütçeye aktarılarak sadece Kamu Maaşlarının ödenebilmesi için yapılan bütçe çalışmaları ve ekonomik düzenlemeler içerisinde, her gün yapılan ZAMlara paralel olarak yükselişe devam eden döviz kuru, ülke insanının alım gücünü sıfırlaya dursun, masanın başında oturanlar tok, geri kalanı düşünen yok…

KTHY iflasının perde arkası aktörleri şimdilerde “yerli havayolu kuracağız, ülkeyi kalkındıracağız” naraları ile popülist siyasete devam ediyorlar. Gelir grupları arasında her geçen gün açılan farkın ve gittikçe kötüye giden ekonomik verilerin mimarı arkadaşlara, adil-rekabet sağlayıcı ve gerçekten ihtiyaç duyulan birçok mikro ve makro ekonomik yapılanma hakkında bilgi verebilirim. Gerçi onlar her şeyi bizlerden çok daha iyi biliyorlar o yüzden onlara fikir vermek bizlerin ne haddine. Tabi burada gaye farklı, amaç farklı; ekonomiyi yöneten arkadaşlar (!!!) adil bir ekonomik sistemden çok, bütçeyi en kısa zamanda ayağa kaldıracak ve kamunun büyümesinin finanse edilebilecek yöntemler arayışındalar. Bunun için de en kestirme yol Özel Sektörün ve Vatandaşın cebine el atmaktan geçiyor. İyi de ediyorlar, rahatsız olan kimseyi de görmüyorum. Tam bir sessizlik var toplumda… Aman konuşursam işimden de olurum aşımdan da…

Gelmiş-geçmiş tüm Hükümetler için tek bir olgu var; Özel sektör felsefesi ve liberal ekonomi safsataları onlara göre değil… Varsa – yoksa Kamu!!!

Yerel Yönetimlerin (Belediyelerin) siyasi rant yüzünden birkaç tane elit olan hariç tamamının iflasın eşiğinde olduğu malum… Belediyelerin iki temel gelirleri var. Birincisi; Kamu Bütçesinden alınan pay, ikincisi ise toplumdan alınan vergi ve harçlar… 28 Belediyenin 22’si iflasın eşiğinde… Bunların yeniden ayağa kalması için nakit ihtiyaçları var… Bunun da temini için yine ayni iki ana başlık dışında seçenek yok. Ya Kamu Belediyelere verdiği payı artıracak (ki bunun için de bütçe gelirlerinin artırılması için yeni vergi düzenlemeleri kapıda) ya da Belediyelerin vatandaşa verdiği sözde hizmetlerin bedeline zam yapacak… Her iki formülde de bunun maliyeti, faturası topluma kesilecek. Bekleyin ve görün…

Tüm bu gerçekler ışığında, ülkemizdeki ekonomiyi yöneten sevgili siyasetçilerimize tam da kendi istedikleri ekonomik formülü vereyim… Tüm toplumdan “KAFA VERGİSİ” toplayın… Temiz hesap… Kayıt dışı yok, rekabet yok, kayıt yok… Her şey KAMU için değil mi, tamam işte… Tüm bu ekonomik olumsuzluklara rağmen hiçbir ses sivil toplum örgütleri, odalar ve hatta halk, inanın size değil itiraz etmek, sizi ayakta bile alkışlayacaktır… KAFA VERGİSİ (POLL TAX)… Hesaplaması da kolay; Ülkedeki kayıtlı seçmen sayısı 161.363 kişi. Kelle başı 3.500 TL vergi alsanız, ayrıca vatandaş olmayan ve yurt dışından ülkemize çalışmaya gelen yaklaşık 45 bin çalışandan da 2.500 TL kafa başı yıllık net vergi alsanız işte size hesap;

Önemli olan Kamu’nun büyümesi değil mi… İsterseniz siz bu kişi başı vergileri dilediğiniz zaman da artırırsınız… Ne de olsa Yasal düzenlemelere uymuyorsunuz… Kafanıza göre artışlar yapıyorsunuz… Maksat Kamu’yu yüceltmek… Gerisi kimin umurunda…